Hicret.Org Web Sitesi

Papaz yardımcısı iken Müslüman olan SİNAN YORULMAZ: ÖLÜM TEHDİTLERİ ALIYORUZ!

Sinan Yorulmaz... Uluslararası Tarsus Protestan Kilesesi’nin Evanjelik Başpapazı iken Müslüman olan İlker Çınar’ın yardımcısıydı... Çınar’la birlikte Yorulmaz da Müslüman oldu. Ve İlker Çınar gibi SİNAN YORULMAZ da Gerçek Hayat’a konuştu...

Papaz yardımcısı iken Müslüman olan SİNAN YORULMAZ: ÖLÜM TEHDİTLERİ ALIYORUZ!

MURAT MENTEŞ

Siz, Başpapaz İlker Çınar’ın yardımsıydınız ve onunla birlikte İslam’a döndünüz...

Evet, ben de Müslüman oldum. Gönülden, samimiyetle İslam’a bağlıyım artık.

Kaç yaşındasınız?

25 yaşındayım. 5 yıldır Hıristiyan’dım.

Nasıl Hıristiyan olmuştunuz?

Eski Protestan Başpapazı İlker Çınar aracılığıyla İzmir’de bir seminere katılmıştım. İlker Çınar, 1987’den beri Hıristiyan camiasının içindeydi.

Tebrik ederiz Müslüman olduğunuz için.

Çok teşekkür ederim. Allah sizden razı olsun.

Ne zaman Müslüman oldunuz?

1 ay oluyor. Kurban Bayramı’ndan biraz önceydi.

Müslüman olmanıza yol açan belirgin bir etken var mı?

Livata'dan Kurtulmanın Yolları

Livatayı terketmenin yolları.Livatadan kurtulmanın çaresi var mıdır?Bu illet hastalıktan kurtulmak için ne yapılmalıdır?

İnsan Olmaya Doğru

“Ben ki toz kanatlı bir kelebeğim
Minicik gövdeme yüklü Kaf Dağı
Bir zerreciğim ki arşa gebeyim
Dev sancılarımın budur kaynağı” (Necip Fazıl)

Doğu edebiyatının üstadlarından Şirazlı Sâdî: “İnsan bir damla kan ve bin endişedir.” derken, vahye muhatap insanın tanımını yapıyor. Bu soylu endişeler insanı anlamlı kılıyor. Maddi olandan onu koparıp beş duyu idrakinin hapsettiği ten kafesinden kaçırıyor.

Nitekim eşref-i mahlukat sırrınca bizim tanımladığımız insan daima miraç yani yükseliş halindedir. Sidre-i Müntehâ’ya olan yolculuğunda beden varlığının yükünü azalttıkça yükseleceğine inanır ve güzelin hasretini çeker. “Sonum yokluksa bu varlık niye?” sorusunu hem sorar hem de sorunun cevabını verir. Çünkü onun ötelerle işi vardır. Uhrevî olanın resmini en güzel o çizer.

ÎMÂN VE İSLAM


Peygamber' Efendimiz (S.A.V.) bir gün Mes cid-i Sâadette Eshâb-ı kirâm ile oturuyordu. Lekesiz, süt gibi beyaz elbiseli bir kimse gelip selâm verdi. Sonra, Peygamber Efendimizin dizlerinin dibine oturdu ve sormaya başladı:

— îmân nedir, yâ Resûlullah?

— İmân, Allahü Teâlâ'ya» meleklerine, kitaplarına,Peygamberlerine, Âhiret gününe, Kadere,yani hayır ve şerrin Allahü Teâlâ'dan Olduğuna inanmaktır,

— Doğru söyledin, yâ Resûlallah!

İslâm nedir?

Günahlardan arınma mevsimi: Üç aylar (3)

Üçüncüsü: Receb ayının yirmiyedinci gecesi, Mîrac gecesidir. Bu gece, âlemlerin rahmetçisi, mü'minlerin şefaatçisi o yüce Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimizin "Mîrac Mu'cizesi'nin" tahakkuk ettiği, Yaradan'ın Cemâl-i bâ kemâliyle müşerref olduğu, Cenâb-ı zülcelâl Hazretlerinden biz ümmetlerinin afvını dilediği bir gecedir.

Dördüncüsü: Şaban ayının onbeşinci gecesi, Berat gecesidir. Bu gece, Cenâb-ı Hakk'ın; tevbe eden Muhammed ümmetinin günahlarını affederek, mağfiret beratlarını verdiği bir gecedir.

Beşincisi: Ramazan ayının yirmiyedinci gecesi Kadir Gecesi'dir. Bu gecenin, içerisinde Kadir Gecesi bulunmayan bin aydan daha faziletli olduğu, ALLAH Teâlâ tarafından haber verilmiştir.

İslamî Hizmet ve Faaliyetleri Yapanlarda Aranacak Şartlar

İslamî hizmet ve faaliyetleri, rastgele sıradan Müslümanlar değil, vasıflı ve ahlaklı Müslümanlar yapmalı ve yürütmelidir. Bunların başlıca özelliklerini sayıyorum:

1. Sahih itikatlı olacak, bid'atçi ve sapık olmayacak.

2. Musalli, yani beş vakit namazı kılan olacak.

3. İlmihali iyi bilecek.

4. Fâsık-i mütecâhir (büyük günahları açıkça ve küstahça işleyen) olmayacak.

5. Arivist (ikbal avcısı) olmayacak.

6. Mürüvvetli bir Müslüman olacak.

Medineli Salebe ve Zekat

Medine Müslümanlarından Salebe, mala ve mülke karşı aşırı derecede hırslıydı. Zengin olmak istiyordu. Nihayet bir gün Sevgili Peygamberimizin huzuruna çıkarak şöyle dedi:

- Ya Rasulallah! Allah’a dua et de zengin olayım.

Allah’ın Rasulü, Salebe'nin bu isteğine şöyle cevap verdi:

- Şükrünü yapabildiğin az mal, şükrünü yapamadığın çok maldan hayırlıdır.

Salebe, bir süre bu hadisin anlamı üzerinde düşünerek benliğini saran aşırı hırstan birazcık olsun kurtuldu. Fakat bu duygu, onun yakasını bir türlü bırakmıyordu. Tekrar Peygamberimize müracaat etti:

- Ya Rasulallah! Dua et de zengin olayım.

Bu sefer biraz daha açık konuşan Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:

- Be senin için kafi bir örnek değil miyim? Allah’a yemin ederim ki isteseydim şu dağlar altın ve gümüş olarak arkamdan akıp geleceklerdi, fakat ben kabul etmedim.

Rasulullah'ın sözlerine rağmen Salebe israr etti:

Zaman Anlayışımız ve Ramazan

Ramazan kendi başına mübarek ve değerli bir aydır, oruç da kendi başına önemli bir ibadettir. Bu iki müstesna kudsiyet bir araya geldiğinde ortaya çıkan “Ramazan orucu” olgusu, müminler için hem emsalsiz bir lütuf, hem de emsalsiz bir fırsat olarak anlam kazanmaktadır.

Her milletin ve kültürün kendine göre değerli ve anlamlı zaman dilimleri vardır. Bağımsızlığına kavuşmak, tarihî bir zafer kazanmak yahut bir felaketten kurtulmak gibi o milletin tarihinde dönüm noktası niteliğindeki olayların cereyan ettiği günleri sembolize ettiği için anlamlıdır, önemlidir onlar.

Ancak her milletin kendisi için son derece önemli olsa da, bu zaman dilimleri başka milletler ve kültürler için ayrıcalıklı bir anlam ifade etmeyebilir. Din’in “mübarek” dediği zaman dilimleri ise böyle değildir. Onların milletler ve kültürler üstü bir anlamı ve kuşatıcılığı vardır. İdrakiyle müşerref olduğumuz Ramazan ayı da Yüce Dinimizin “mübarek” olduğunu bildirdiği bu müstesna zaman dilimlerindendir.

Ölünün zekat borcu

Ölen kişinin mirasının ne kadarı ile zekat borcu ödenebilir?
Bir kişi hayatta iken zekatını ödeyemediğinden doğan zekat borcu ya da ölümünden önce ödeyemediği zekatın ödenmesi için vasiyet etse ancak geride bıraktığı malın en fazla üçte biri kadarı ile zekat ödenebilir.

Eğer zekat borcu malının üçte birinden fazla ise zekatı veren varisleri kalanı ödemek isterse öder.. istemezse kalan zekatı ödenmez. ve borçlu olarak ölmüş olur. Ve ahirette ödenmeyen zekattan dolayı sorumlu olur.

Bu sebebten dolayı zekat borçlarını biriktirmemek gerekir ve zamanında ödemek lazımdır.

İbni Nüceym Fetvalarından: "Müteveffanın (ölen kimsenin) vasiyet eylediği zekat, malının tamamından verilmeyip servetinin üçte birinden ödenir" (H.Ec. 1/17)

http://www.fetvalar.com/sorularla-cevabi-1.html

Apaçık “Kur’an’ın Şifresi” Olur mu?

28 Şubat sonrası Türkiye’de sistemli bir şekilde yürütülen “İnanç Erozyonu” toplumun dinî duyarlılığının en yoğun olduğu dönem olan Ramazan aylarında daha da sıklıkla sahneye konmakta. İslam’ın halk nezdinde duyarlılık odağı olmasının ardından bu gelişmenin önünü kesmek isteyen egemen sistem halkı İslam’a, İslam’ı simgeleyen Hoca, Başörtüsü, Vakıf, Cihad gibi kavramlara olumsuz anlamlar yüklemesini sağlamak, en azından İslamî mesajla halk arasında bir güven sorunu yaratmak için medya aracılığıyla psikolojik bir savaş yürütmektedir.

İnmemiştir Kur’an bunu hakkıyla bilin!
Ne Mezarlıkta okunmak, ne de Fal Bakmak için
Mehmed Akif Ersoy

Apaçık “Kur’an’ın Şifresi” Olur mu? Kur’an’ı Fal Kitabı Sanma Hatası

1.Giriş:

Hayat âhiret hayatıdır

Sahabeden Sehl bin Sa'd, Uhud savaşı sırasında yaşı küçük olduğu için bu savaşa katılamamıştı. Diğer yaşı küçük sahabiler gibi Medine'de kalmıştı. Ancak Allah Resulü'nün yaralandığı haberi Medine'ye ulaştığı zaman, herkes gibi O da çok üzülmüştü.

Bu sıralarda Allah Resulü'nün mübarek kızları Hz. Fatıma'nın, babasının yaralanma haberini duyar duymaz hemen O'nun yanına koştuğunu ve yardım etmeye başladığını, Sehl bin Sa'd, şöyle bildirmektedir:

Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem, Uhud savaşında yaralandığı haberini duyduğumuz zaman çok üzüldük. Kızı Hz. Fatıma'nın bir kalkan içinde su getirerek Peygamberimizin yaralarından akan kanları temizlediğini, bir hasır parçasını yakarak küllerini Peygamber'in yaralarının üzerine sürdüğünü bizzat gördüm.

Sehl bin Sa'd Hendek'te...

'Kore halkı sayenizde çok mutlu'

Güney Kore Dışişleri Bakanı, Türkiye sayesinde refah içinde olduklarını belirterek, '40 bin Koreli Türkiye sevgisi nedeniyle İslamı seçti' dedi

'Kore halkı sayenizde çok mutlu'



Güney Kore Dışişleri Bakanı, Türkiye sayesinde refah içinde olduklarını belirterek, '40 bin Koreli Türkiye sevgisi nedeniyle İslamı seçti' dedi

UTKU ÇAKIRÖZER Ankara


Güney Kore Dışişleri Bakanı Ki-moon Ban, ülkesinde 40 bin kişinin, Türkiye sevgisi nedeniyle İslam'ı seçtiğini söyledi. Ban, 3 bin kişilik bir Güney Kore birliğinin de Kuzey Irak'a yerleşeceğini açıkladı.

Türkiye'yi resmen ziyaret eden ilk Güney Kore Dışişleri Bakanı olan Ban, gezisini gazetemize şöyle değerlendirdi:

NAMAZ KILANA İHSANLAR



Hazreti Osman (R.A.) buyurdu ki :

Bir kimse beş vakit namaza devam etse Allahü Teâlâ, o kimseye dokuz kerâmetle ihsanda bulunur;

1 — Allah Teâlâ o kimseyi sever.

2 — Vücudu sağlam olur.

3 — Melekler onu korurlar.

4 — Onun evine bereket nâzil olur,

5 — Yüzünde salihler simâsı belirir.

6 — Allahü Teâlâ onun kalbini yumuşak kılar.

7 — Sıratın üzerinden şimşek pırıltısı gibi geçer.

8 — Allahü Teâlâ onu ateşten âzâd eder.

9 — Ve o kimselere hiçbir korku yoktur; üzülmezler de.

(Menâkıb)

Cami'ye zekat verilir mi?

Cami inşaatına zekat verilir mi?Camiye zekat geçer mi?Zekatın camiye verilmesi caiz mi?

Zekât, mescidin binasına harcanmaz. Yâni zekât malı ile mescid inşâ etmek caiz değildir. Çünkü zekâtta temlik şarttır. Mescid binası ise temlik olunmaz. Nitekim köprüler inşâ etmek, yolları ıslâh etmek ve su yatakları kazdırmak; hac, cihâd ve kendisinde temlik olmayan her şeye zekât malı caiz değildir.

http://www.fetvalar.com/sorularla-cevabi-1452.html

Kur'anı kerim Okurken Teganni (Makam) Yapmak Caiz midir?

kuranı kerimi teganni ile yani makam yaparak okumanın bir sakıncası var mıdır? Makamlı kuran okumak günah mıdır?